PSİKOLOJİDE GESTALT KURAMI VE TASARIMDA GESTALT İLKELERİ

 

Gestalt ne demek?

Almancadan gelen Gestalt kelimesinin iki anlamı vardır. İlk anlamı psikolojik olayların bir bütün veya biçim olduğunu savunan görüş. İkincisi ise biçim, boy, durum, form, yapı.

 

Gestalt ilkeleri aslında Gestalt kuramından gelir. Nedir peki Gestalt Kuramı?

İnsan psikolojisinde görselin önemli bir yeri vardır. İnsan beyni anlamak odaklı bir sistemdir. Bakar, görür, bir sonuca bağlamak ister ve de bağlar. Beyin gördüğü her olayda, nesnede, görselde anlamaya çalışır ve elde ettiği verileri belleğine kaydeder. Bu şekilde dünyayı ve hatta evreni anlar. Beynimiz algıladığı her şeyi bir bütüne ve biçime bağlar.

 

Gestalt kuramı, 20. yüzyılın başlarında Alman psikologlar Max Wertheimer, Wolfgang Köhler ve Kurt Koffka tarafından geliştirilen bir psikoloji kuramıdır.

Gestalt kuramının temel varsayımları şunlardır:

  1. Bütünlük İlkesi: Algılanan nesneler veya olaylar, basit parçaların toplamından daha fazla bir bütün oluşturur. Örneğin, bir resimdeki noktaları birleştirerek bir şekil veya desen algılayabiliriz.
  2. Organizasyon İlkesi: Algı, belirli düzen ve yapılarla düzenlenir. Öğeleri gruplandırma, benzer nesneleri bir araya getirme veya süreklilik ilkesi (örneğin, düz bir çizginin sürekli bir şekilde devam etmesi) gibi organizasyon kuralları, algı süreçlerini yönlendirir.
  3. Algısal Rejeksiyon: Algı, gereksiz bilgileri veya karmaşıklığı reddeder ve daha basit, anlam açısından daha bütünlüklü formlara yönelir.
  4. Öğrenmede İyileşme İlkesi: Problem çözme ve öğrenme süreçlerinde, problemler çözüldüğünde veya bilgi kazanıldığında öğrencinin içinde bulunduğu durumda iyileşme ve anlayışın artması beklenir.
  5. Yaratıcılık İlkesi: Gestalt kuramına göre, zihinsel süreçler yaratıcı ve bireysel bir karaktere sahiptir ve bu nedenle her birey farklı şekilde algılar ve anlar.

Gestalt kuramı, psikolojide algı, öğrenme, problem çözme, dil anlayışı ve bilinç gibi birçok alanda önemli etkileri olmuştur. Ayrıca, psikoterapide ve sanat terapisinde de kullanılan birçok teknik ve yöntem bu kuramın temellerine dayanır. Ancak, zamanla diğer psikoloji teorilerinin gelişmesiyle birlikte Gestalt kuramının eksiklikleri ve sınırlamaları da belirtilmiştir. Gestalt kuramı, günümüzde hala psikoloji ve kognitif bilimlerde ilgi çekici ve önemli bir konu olarak kalmaktadır.

Aynı zamanda, sanat, tasarım, iletişim ve diğer alanlarda da uygulamalı çalışmalar yapılırken Gestalt kuramının ilke ve kavramlarından faydalanılmaktadır.

 

Tasarım alanında kullanılan Gestalt ilkeleri nedir? Gestalt ilkeleri ile Grafik tasarımın bağlantısı?

Grafik tasarım ve Gestalt ilkeleri arasında güçlü bir ilişki bulunmaktadır. Grafik tasarım, görsel iletişim ve estetik değerlerin kullanıldığı bir süreçtir. Bu süreçte, insanların mesajları, ürünleri veya hizmetleri daha etkili bir şekilde anlamalarını ve etkilenmelerini sağlamak için grafik öğeler kullanılır. İşte Gestalt ilkelerinin grafik tasarımda nasıl uygulandığına dair bazı örnekler:

 

1. Şekil ve Zemin İlkesi, anlam yaratmak için biçim ve çevreleyen alan arasındaki ilişkiyi algılama kapasitesini tanımlar. Gestalt teorisindeki ilkeler tek tek ele alındığında; şekil, gözlenen uyarıcıda bireyin dikkatini odakladığı bölümken, zemin ise şeklin gerisinde, dikkat edilmeyen, algı alanına girmeyen kısımdır. İnsanların bir görsele nasıl baktıklarına bağlı olarak, figürü (ön plan) ya da zemini (arka plan) öne çıkan olarak görürler.

 

2. Yakınlık İlkesi, zaman ve mekan açısından birbirlerine yakın olan nesnelerin, gruplandırılarak algılanma eğiliminde olduğunu belirtir. Öğeler birbirine yakın yerleştirildiğinde, insanlar bunları birbirlerine yakın ve diğerlerinden ayrı oldukları için aynı grupta olduklarını varsayarlar.

 

3. Benzerlik ilkesi, şekil, renk, doku, tür, cinsiyet ve benzeri pek çok özellik bakımından birbirine benzer uyarıcıların birlikte gruplandırılarak algılanma eğiliminde olduğunu vurgular. Öğeler aynı göründüğünde, insanlar onları aynı tür olarak algılar. Doğal olarak aynı görünen şekillerin ilişkili olduğunu varsayarız. Bir veri görünümü oluşturup, aynı görünen öğeleri bir arada tuttuğunuzda, bu öğelerin bir grubu temsil ettiğinin anlaşılmasını kolaylaştırırsınız.

 

4. Tamamlama ilkesi, tamamlanmamış/eksik bırakılmış etkinliklerin, şekillerin, seslerin tamamlanarak algılanma eğiliminde olduğunu açıklar.

 

5. Devamlılık ilkesi, aynı yönde giden noktaların, çizgilerin ve uyarıcıların birlikte gruplandırılarak algılanma eğiliminde olduğunu belirtir. İnsanlar nesneleri belirli bir yönde hareket ediyormuş gibi algılarlarsa, yine bu şekilde hareket etmeye devam ettiklerini düşünürler.

6. Basitlik ilkesi, uyarıcıların en basit halleriyle algılanma eğiliminde olduğunu açıklar. Aynı zamanda minimum bilişsel çaba ile görsel anlamı algılama yeteneğini de ifade eder. Bu nedenle, bu yasa aynı zamanda İyi Figür Yasası olarak da bilinir. Basit grafikler veri iletmek için daha iyidir. Görsel olarak karmaşık çizelgelere göre beyin tarafından işlenmesi ve hatırlanması daha kolaydır.

 

Gestalt ilkeleri, algı süreçlerini ve insanların dünyayı nasıl algıladığını anlamak için kullanılan değerli kavramlardır. Bu ilkeler, algısal düzenleme, problem çözme, bellek ve diğer bilişsel süreçlerin anlaşılmasına katkıda bulunur. Aynı zamanda tasarım, sanat ve iletişim gibi alanlarda da Gestalt ilkeleri kullanılarak etkili ve anlamlı yapılar oluşturulabilir.

 

 

 

 

 

Yorum yapın